Bunca zaman sonra bu yazı, henüz hakkında tek satır dahi yazılmaya cesaret edilememiş; güzelliğinin verdiği ağırlıktan taşınması en zor armağana...
Güzel kızım her şeyden önce bilmelisin ki birbirini çok seven bir anne ve babanın, isteği ancak bir o kadar sana layık olamama korkusu ile dünyamıza geliyorsun. Doğrusunu söylemek gerekirse, bu korkunun ana kaynağı benim. Gün gelir de senden kıymetsiz insanlar için senin kalbini kırar mıyım, sana yetebilmek çabasında kendimi yetersiz hisseder de bundan seni sorumlu tutar mıyım diye düşündükçe o kaygılara kapılıp sürükleniyorum. Büyüdüğünde olur da denk gelirsen annenin internetin derinliklerine sana miras gibi bıraktığı bu yazıya, bil ki şu an ve her zaman seni çok seviyor olacağız.
Çocukluğum diyebileceğim bir yaştan beri babana duyduğum hayranlık hayatımın en temel mutluluğu ve acısıydı. Zaman zaman umudumu yitirdiğim bu aşkta elimi tuttuğu günden itibaren baban bir gün olsun pişmanlığını yaşatmadı. Eskiden onunla bir hayat kurmanın mucizevi olduğunu düşünürdüm, sen asıl mucize olanın kendin olduğunu kanıtladın. Baban varlığını uzun zamandır bekliyordu, ben hala hayatın bizi seninle ödüllendirdiğini idrak etmeye çalışıyorum. Seni sevgi, korku, sabırsızlıkla bekliyoruz. Şimdiden yapacağımız her acemilik için özür dilerim. Sen benim bu kaygılar içindeki en büyük kurtarıcım olacaksın biliyorum. Ve seni fikirlerimiz ayrı düştüğünde de çok seviyor olacağız. Bizim de hangi yaşta olursak olalım sen tarafından sevilmeye çok ihtiyacımız var. İyi ki varsın annecim.